Dua Etmek ve Mucize Beklemek


Konular: Tanıklık , Dua
Ayet: Matta 7:7-11

Ateist hayatımda dua etmek gibi bir alışkanlığım olmadığı için dua ve mucizeler hakkında gördüğüm her şey yeniydi. Kutsal Kitap'tan birçok ayet okuduktan ve mucizeler gördükten sonra anladım ve kabul ettim ki bunlar gerçekti. Nasıl etmezdim ki? Okudum, gördüm ve iman ettim ki dua ederek mucizeler görmek mümkündür. Ne zaman zor durumda birisini görsem, birkaç dakika durup dua ederim. Sessizce, o kişiye yaklaşmadan olduğum yerde dururum ve Tanrı'dan bu kişi için bir mucize yapmasını isterim. Daha sonra bir iyilik yapabileceksem yaparım ve sessizce uzaklaşırım. Fakat Kutsal Kitap'ta sıkça gördüğümüz üzere elini birinin üzerine koyup dua etmek vardır. Benim yaptığım gibi bir örnek pek hatırlamıyorum bile, zira ülkemizin kültüründe birisine "senin için dua edebilir miyim?" dediğinde “olur et” der ve uzaklaşır. Yani yüzyüze oracıkta dua etmek gibi bir geleneğimiz hiç ama hiç yok. Bahsettiğim gelenek anlayışı İslam’la bağdaştırılabilir. Bunun için birisine sana dua etmek istiyorum diye yaklaşmakta çokça zorlanıyorum. Normalde yazdığım yazılarda daha önce yaşadığım ve şu an çözümlenmiş sorunlarımızı yazsam da bu onlardan birisi maalesef değil.

İnsanların tepkileri en çok korktuğum şeylerin başında geliyor. Oldum olası "ben ona şunu dersem, o bana bunu derse" diye bir sürü kafamda kurduğum senaryolar sonunda karar alan birisiyim. Konu dua ve mucizeler görmek olunca buna engel olmaya çalışıyorum, zira onlarca mucizevi şifa gördüm-duydum. Onlarca duama karşılığı o kadar hızlı aldım ki bu benzersiz lütfu herkesle paylaşmak istedim. Öylece yoldan geçen insanları durdurup "Tanrı bana sizin için dua etmemi söyledi" diyemedim fakat yapabildiğim nadir anlarda yarı yarıya olacak şekilde bazıları "tamam, et o zaman" deyip giderken, öteki yarısı durup bekledi. Durup bekleyenlerin yarısının gözlerinde "deli galiba" ifadesi oluşanlarla "Allah Allah, bu da nasıl bir inançmış, bunu da gördüm vay be" diyenler gene yarı yarıyaydı. Bazıları onlara dua etmemin nedeninin "para istemek" olduğunu sanıp paralar verdiler. Oldukça komik ve anlaşılmaz anlardı. En zor olanı sokakta yaşayan insanlara gidip "Tanrı'ya gelin ve kaygılanmayın" demekti. Bu sözler bir sihirbazlık numarasıyla onları rahata taşımayacak diye düşünüyordum ve aynı zamanda "Tanrı isterse neden olmasın?" diyordum.

Fark ettim ki ben ettiğim dualarda gerçekleşmesi en zor olanlarla en kolay olanları kategorize edip en kolaylara edeyim ki Tanrı'dan makul şeyler istemiş olayım, diyorum. Matematiğim kadar imanım da kuvvetli olsaydı keşke...

Oysa İsa öyle demedi.

"Dileyin, size verilecek; arayın, bulacaksınız; kapıyı çalın, size açılacaktır. Çümkü her dileyen alır, arayan bulur, kapı çalana açılır. Hanginiz kendisinden ekmek isteyen oğluna taş verir? Ya da balık isterse yılan verir? Sizler kötü yürekli olduğunuz halde çocuklarınıza güzel armağanlar vermeyi biliyorsanız, göklerdeki Babanız'ın, kendisinden dileyenlere güzel armağanlar vereceği çok daha kesin değil mi?"
(Matta 7:7-11)

Bu sorunumu tamamen çözemedim ama taleplerimizi ilettiğimiz Efendimiz lütufkâr bir Tanrı'dır. Nice istemekten çekinmediğimiz günlere!

Mehmet Zoroğlu

İsa Mesih İmanlısı, Hristiyan


Ücretsiz Kitap

Sevgili ziyaretçimiz. Tanri.org içerikleri Hristiyan bakış açısına ve İncil temellerine göre irdelenmiştir. Hristiyan bakış açısının temel kaynağı İncil'dir ve eğer siz de kargo dahil tamamen ücretsiz bir İncil ya da Hristiyan bakış açısına dair farklı kitaplar almak isterseniz aşağıdaki linkten bir form doldurmanız yeterli olacaktır.

İncil ve kitap gönderme hizmeti, tamamen ücretsiz olarak kutsalkitap.org tarafından yapılmaktadır. Bu hizmetlerinden dolayı teşekkürlerimizi sunarız.

İlgili İçerikler

Bizi Takip Edin

Çekinmeden bizimle iletişim kurabilirsiniz. İlginç, samimi, renkli, içe dönük, dışa dönük ve pek çok tarzda insanlarla tanışmayı ve yeni arkadaşlar edinmeyi çok seviyoruz.