İsa Mesih’in izleyicileri olarak Tanrı’nın yolunda yürüyorsak hepimiz sadık olmayı, itaat etmeyi ve Rab'bi izlemeyi arzularız. Mesih dedi ki; “ben asmayım, siz çubuklarsınız. Bende kalan ve benim kendisinde kaldığım kişi çok meyve verir. Bensiz hiçbir şey yapamazsınız” (Yuh. 15:5). Mesih, yaşam kaynağımız olduğunu ve O'nunla kalırsak meyve vereceğimizi öğretir. Onsuz hiçbir şey yapamayacağımızı söyler. Diğer Yeni Antlaşma yazarları, yaşamlarımız için Mesih’in örneğini izlememiz gerektiğini bize gösterirler. Örneğin;

• “Tanrı’da yaşıyorum” diyen, Mesih’in yürüdüğü yürümelidir (1 Yuh. 2:6).
• Nitekim bunun için çağrıldınız. Mesih, izinden gidesiniz diye uğrunuza acı çekerek size örnek oldu (1 Petrus 2:21).
• Bunun için, sevgili çocukları olarak Tanrı’yı örnek alın…siz de öylece sevgi yolunda yürüyün (Efes. 5:1).
• Mesih’i örnek aldığım gibi, siz de beni örnek alın (1 Kor. 11:1).

Mesih'in öğretişlerini ve yaşamını takip etmeye gayret ederiz. Mesih’in Kendisi, kendi zamanını akıllıca kullandı ve hatta bazen zamanına sınırlar koydu. Hayatından bazı örneklere dikkatlice bakıp inceleyelim:

• Sabah çok erkenden, ortalık henüz ağarmadan İsa kalktı, evden çıkıp ıssız bir yere gitti, orada dua etmeye başladı. (Markos 1:35)
• Ne var ki, İsa’yla ilgili haber daha da çok yayıldı. Kalabalık halk toplulukları İsa’yı dinlemek ve hastalıklarından kurtulmak amacıyla akın akın geliyordu. Kendisi ise ıssız yerlere çekilip dua ediyordu (Luka 5:15-16).
• O günlerde İsa, dua etmek için dağa çıktı ve bütün geceyi Tanrı’ya dua ederek geçirdi (Luka 6:12).
• İsa onlara, “Gelin, tek başımıza tenha bir yere gidelim de biraz dinlenin” dedi. Gelen giden öyle çoktu ki, yemek yemeye bile vakit bulamıyorlardı. Tekneye binip tek başlarına tenha bir yere doğru yol aldılar
  (Markos 6:31-32).
• Bir gün İsa tek başına dua ediyordu, öğrencileri de yanındaydı. İsa onlara, “Halk benim kim olduğumu söylüyor?” diye sordu (Luka 9:18).
• İsa bunu duyunca, tek başına tenha bir yere çekilmek üzere bir tekneyle oradan ayrıldı. Bunu öğrenen halk, kentlerden çıkıp O’nu yaya olarak izledi (Matta 14:13).
• Halkı gönderdikten sonra dua etmek için tek başına dağa çıktı. Akşam olurken orada yalnızdı (Matta 14:23)
• İsa oradan ayrıldı, Celile Gölü’nün kıyısından geçerek dağa çıkıp oturdu (Matta 15:29).

Bu örneklerin güzelliği, İsa'nın bize nasıl dinleneceğimizi ve zamanımızı dikkatlice kullanabileceğimizi göstermesidir. Yapılması gereken tüm hizmetlerin ortasında İsa dua etmek ve dinlenmek için zaman ayırdı. İsa başkalarına hizmet ettikten sonra bazen sessiz ya da ıssız bir yere gidecekti. Müjdelerde bu kalıbı sık sık görürüz. Hayatımızda sınırlar belirlemek, fiziksel, zihinsel ve ruhsal olarak sağlıklı kalmamızı sağlamanın bir yoludur. Bence, yapmamız gerektiğini düşündüğümüz şeylerle değil, yapmamız gerekenlerle dolu bir hayat yaşamak için O'nun örneğini izlemeli ve zamanımıza sınırlar koyabiliriz.

Corrie Ton Boom dedi ki, “Eğer şeytan seni günaha sevk edemezse, seni meşgul eder.” Bu ifadede çok fazla gerçek vardır. Günahın çok güçlü olduğuna dair şüphe yoktur ancak meşgul olmanızın tamamen aynı etkiye sahip olabileceğini hiç düşündünüz mü? Meşguliyet, Tanrı ile, diğer insanlarla ve hatta kendi ruhunuzla ilişkinizi kesebilir. İsa, yoğun hizmetinde bile Babasıyla yalnız vakit geçirmek için zaman ayırdı. O'nun örneğini alıp takip edelim.

İsa'nın örneğini izleyebileceğimiz bazı yollar şunlardır:

• Göksel Babamızla (duada) vakit geçirmek için zaman bulun.
• Kendinizi çok yorgun hissettiğinizde biraz geri çekilmeniz ve kendinizi korumak yanlış değildir. Kendi sınırlarımızı bilmek ve bazen gerektiğinde yavaşlamak da önemlidir.
• Başkalarıyla zaman geçirmek için zaman ayırın. İsa bunu da yaptı.